siber-guvenlik

Siber Güvenlik

Siber Güvenlik

Günümüzde dijital mecralar, yaşamımızın büyük bir parçası haline gelmiş durumdadır. Bireyler, kamu kurumları ve özel şirketler tüketicilerine ya da diğer kurum ve şirketlere sundukları ürün ve hizmetleri, sanal mecralar aracılığıyla gerçekleştirmeye başlamışlardır. Teknolojiyle iç içe olunan günümüz dünyasında, siber alem, sanal alem gibi kavramlarla sıklıkla karşılaşılmaktadır. Tüm yaşantımızı taşımış olduğumuz elektronik ortam içerisinde tehditlere karşı önlem alınması gerekmektedir. Tam bu noktada siber güvenlik konusu devreye girmektedir.

Siber Güvenlik Nedir?

Siber güvenlik; dijital ortamdaki güvenliğin sağlanarak gizliliğinin korunması, bilişim sistemleri aracılığıyla bireyler, devletler ve örgütler arası kurulan iletişimin, kötü amaçlı saldırılarla karşılaşılmasının önüne geçmeyi amaçlayan bir koruma uygulamasıdır. Aynı
zamanda elektronik bilgi güvenliği olarak da adlandırılmaktadır. Siber güvenlikte, veri güvenliğinden, bilgisayar güvenliğine ve operasyon sistemlerinin güvenliğine kadar pek çok farklı kavram bulunmaktadır. Devletler açısından bakıldığında ise
vatandaşların, kurumların ve hükümete ait bilişim sistemlerinin saldırılara veya verilerin çalınması durumuna karşı korunması anlamına gelmektedir.

Siber Güvenlik Süreci Nasıl İşler?

Siber Güvenlik sürecinin doğru bir şekilde yönetebilmek için güvende tutulmak istenen verilerin yayılmaması için birden fazla koruma katmanına ihtiyaç vardır. Etkili bir koruma sistemi oluşturmak için teknoloji, insanlar ve buna bağlı olarak gelişen tüm süreçler birbiriyle uyum içinde çalışmalıdır. Bu noktada teknoloji, kuruluşlara ve bireylere siber güvenlik konusunda gerekli olan bilgisayar koruma araçlarını vermelidir. Korunması gereken üç ana unsur vardır:

  • Akıllı Cihazlar
  • Bilgisayarlar
  • Yönlendiriciler (Ağlar ve Bulut)

Bu üç unsurun koruma altında tutulması için yeni çıkan güvenlik duvarları, kötü amaçlı yazılımlar için koruma, virüsten koruma programları ve e-posta güvenlik çözümlerini içermektedir. Gerekli tedbirler alınmadığında hem bireysel açıdan hem de profesyonel açıdan çeşitli problem yaşanabilmektedir. Buna kişisel bilgilerin izinsiz kullanılması, kullanılan hesaplara zorla girme denemeleri ve kimlik hırsızlığı gibi durumlar örnek olarak verilebilir. Güvenlik durumlarının ihlal edildiği siber saldırılarla karşılaşmamak için birkaç ipucu işe yarayabilir. Örneğin, kullanılan cihazların yazılım ve işletim sistemlerinin güncel olmasına dikkat etmek, tahmin edilebilir olmayan güçlü şifreler kullanmak, bilinmeyen kullanıcılardan gelen e-posta eklerini açmamak ve halka açık olmayan yerlerdeki wifi ağlarını kullanmamak gibi önlemler almak siber güvenlik saldırılarından korunmak için yardımcı olabilmektedir.

Beyza Narin

 

hirenellur-signage

Elektriksiz Yerler: BuffaloGrid’in Fikirleri

Günümüzde insanlar çok hızlı bir şekilde haberlere ulaşıp gündemi anında takip edip birbirleriyle sürekli iletişim halindeler. Tüm bunlar gelişmiş mobil ağlar ve akıllı telefonlar sayesinde yapılmakta. Dünyada akıllı telefonlara 50$ gibi makul fiyatlarla da erişebilirsiniz. Öte yandan dünyada 1,2 milyardan fazla insanın elektriğe bile erişimi yok.

Londra merkezli BuffaloGrid adlı girişim, bu soruna kendilerini adamış haldeler. Girişim, kırsal kesimde yaşayan insanlara güneş enerjisiyle elektrik ve internet bağlantısı sağlıyor. Çalışmalarına test alanı olarak Hindistan’ın kırsal bölgelerini seçmişler.

BuffaloGrid, 2011 yılında üniversiteli iki arkadaşın kurduğu bir girişim ve şu anda 20 kişilik bir takıma sahip. Hindistan’da 2 milyon kişiye hizmet vermekteler. Amaçları, Hindistan’da elektrik erişimi olmadan yaşayan 240 milyon kişiye ulaşıp Sahra Altı Afrika ve Güney Amerika’da yaşayan muhtaç insanlara hizmet etmek. Kendi söylenceleriyle ‘diğer bir milyar kişiye elektrik ve internet sağlamak’.

Fiyatlandırmaları ise aylık abonelik olarak iki şekilde: Standart 54$ ve İş yerleri için 87$. Size güneş paneli ve bu panelle şarj olabilen bir cihaz veriyorlar. Bu cihaz depoladığı enerjiyle hem elektrik hem internet bağlantısı sunuyor.

Yatırımcıları arasında Hindistan’ın en büyük telekomünikasyon şirketlerinden Airtel ve Microsoft bulunmakta. Geçtiğimiz çarşamba günü 3,8 milyon € yatırım alan Buffalo Grid, bu yatırımı altyapılarını geliştirmek ve daha fazla insana ulaşmak için kullanacaklarını ifade etti.

BuffaloGrid CEO’su Daniel Beccera, “İnsanlara elektrik ve internet sağlamanın yanı sıra kırsal bölgelerdeki iş yerlerini dijital dünyaya entegre ediyor ve onlara online satış imkânı veriyoruz.” dedi.

Görkem Kilit

30462-posts.main_image

Modern Çağın Sanal İllüzyonu : Artırılmış Gerçeklik

                                 

 Hepimiz günlük hayatımızda bolca fotoğraf,video veya selfie çekeriz. Bazen ise selfie işini eğlenceli bir hale getirmek için uygulama filtrelerini kullanırız. Kamerayı yüzümüze tuttuğumuzda ortaya çıkan dans eden ayıcıklar, sevimli kediler, kalpli emojiler ve daha birçok filtre vardır. Peki bu filtreleri kullanabilmemizi sağlayan şey nedir? Bütün bunları yapabilmemizi sağlayan şey ‘’arttırılmış gerçeklik’’tir.

   Basitçe anlatmak gerekirse içinde bulunduğumuz dünyaya sanal ortamda yaratılmış görüntülerin yerleştirilmesine arttırılmış gerçeklik denir. Birçok kişi arttırılmış gerçeklik ile sanal gerçekliği birbirine karıştırmaktadır. İkisini birbirinden ayıran en büyük fark, arttırılmış gerçeklikte sanal gerçeklikten farklı olarak dış dünyayla bağının kopmaması ve başka bir sanal ortama girilmemesidir. Arttırılmış gerçekliğin kullanıldığı alanlara bakacak olursak günümüzde popüler olarak kullanılan uygulamalardan  Snapchat ve İnstagram olmak üzere birçok oyun söylenebilir. Temmuz 2016’da piyasaya sürülen Pokemon GO ilk lokasyon bazlı artırılmış gerçekliği kullanan oyunlardan biridir. Birçok marka , ürünlerini daha iyi pazarlamak için bu teknolojiden yararlanmaktadır . Örneğin IKEA AR bazlı bir uygulama geliştirerek ürünlerin evinizde nasıl görüneceğine bakabilmenizi sağlıyor ve böylece pazarlama stratejisine AR’ı dahil ediyor.

Sadece ünlü markalar değil medya sektörü, turizm sektörü, eğitim ve sağlık sektörüde bu teknolojiden yararlanıyor. Türkiye’ye gelecek olursa bir boya firması bu teknolojiden şu şekilde yararlanıyor. Öncelikle evinizde istediğiniz odaya telefonunuzu tutuyorsunuz ve yapmak istediğiniz rengi seçiyorsunuz böylece rengin salonunuzda nasıl duracağına karar verme süreciniz hızlanıyor. Aynı şekilde Sakıp Sabancı Müzesi de bu teknolojiyle bir uygulama yoluyla telefonunuzu eserlerin üzerine tuttuğunuzda eserler hakkında bilgi edinmenizi sağlıyor.İşte hayatımızın içindeki bu illüzyonlar hem hayatımızı renklendiriyor hem de hayatımızı kolaylaştırıyor. Gün geçtikçe hayatımızın bir köşesini dolduracak olan bu teknolojiyi gözlemlemek gerçekten keyif  verici.

Influencer Marketing

Influencer Marketing

Son verilere göre dünya nüfusunun %53’ü interneti, %43’ü sosyal medyayı aktif kullanıyor. Mobil cihazların web trafiğinde etkinliği ise son 5 yılda %36 arttı. Günden güne dijitalleşiyor, internet ağında yaşamaya başlıyoruz. Süregelmiş alışkanlıklarımız da bu değişimi takip ediyor. Televizyon reklamları, billboardlar pazarlamayı tatmin etmiyor. Çünkü insanlık artık internet ağlarında, pazarlama artık sosyal medyada. Dijital dünyanın rekabetçi ortamında ise influencer marketing, en hızlı ve avantajlı yol haline geldi.

Influencer Türkçe karşılığı tam olarak sağlanmamakla beraber etkileyen, etkileyici demektir. Influencer Marketing, Youtube, Facebook, Twitter, Periscope, Instagram gibi sosyal medya kanallarında yüksek takipçi sayılarına sahip kişilerin içerik yoluyla bir ürün ya da marka hakkında deneyimlerini güven sağlayarak takipçilerine aktarmasıdır. İşte böylelikle, geleneksel pazarlamanın türü olan Word of Mouth (ağızdan ağza pazarlama) dijital dünyada tekrar yerini aldı.

Influencer marketing stratejisinde amaç, hedef kitlenin istenilen tüketim davranışlarını gerçekleştirmesidir. Gücünü üç kaynaktan almaktadır :

  1. Sosyal erişim: Influencerların sosyal medya yoluyla binlerce kişiye ulaşmaları bu kapsama girer.
  2. Orijinal içerik: Influencer, orijinal ve pazarlama odaklı içerikler üretir.
  3. Tüketici güveni: Hedef kitle ile güçlü ilişki kurarak onların fikirlerini fark ettirmeden yönlendirirler.

Bir Örnekle Influencer Marketing
YouTube’ta fenomen bir aşçıyı ele alalım. İzleyici kitlesi genel olarak mutfakta bulunmayı seven yahut bir şekilde mutfakta bulunan kitledir. Mutfak eşyalarını pazarladığınızı varsayalım. Doğrudan fenomen aşçının kullanması, sevmesiyle tüketici kitleye direkt güvenle hitap edersiniz. O ürünü sadece kullanır, size reklam yapıyor imajı yaratmaz. İşte bu noktada daha etkileyici olur, güven sağlar ve alelade yaptığınız pazarlamaya kıyasla daha fazla karşılık alırsınız