Move On

Move On

Move On Nedir?

Move On, İÜ İF Girişimcilik Kulübü Shift Up departmanının online olarak yapacağı ve birbirinden farklı beş ayrı konudan oluşan ilk online zirvemizdir. Move On, “Ekosistem Yolculuğu”, “Bir Start-Up’ın Anatomisi”, “Z-Vision”, “Rise Up” ve “Co-Up” olmak üzere farklı farklı 5 konseptten ve 10 ayrı oturumdan oluşuyor. 

Amaç

Bu projeyi gerçeğe dönüştürmemizdeki ana amaç, girişimcilik ekosisteminin dört temel öğesi olan girişimci, girişimci adayı, mentor ve yatırımcıları bir araya getirmek. Böylece etkinliğimizin, katılımcıların network oluşturmalarına ve ileride başarılı bir girişimcilik deneyimi yaşamalarına yardımcı olacağını umuyoruz.

Move On Nasıl Oluştu?

İÜ İF Girişimcilik Kulübü olarak, pandemi sürecinde evlerine kapanıp girişimcilik ekosisteminden uzak kalmış gençleri giderek gelişen Türkiye’nin girişimcilik ekosistemine yakınlaştırmak amacıyla bir etkinlik düzenlemeye karar verdik. 

Move On by Shift Up etkinliği, departmanımızın uzun süredir üzerinde çalıştığı bir etkinliktir. Konseptlerin hazırlanması, dataların incelenmesi ve sayısız toplantı sonrasında detayları belirlenen etkinliğimiz, sıkı bir ekip çalışması sonucunda ortaya çıkmıştır. Pandemi dönemi şartları sebebiyle, online ortamda birbirimizi yalnızca Zoom üzerinden haberleşerek hazırlıklarına başladığımız etkinliğimiz ile sizlerle buluşmayı büyük bir heyecanla bekliyoruz.

Covid-19’un hayatımıza girdiği ilk günden beri hayata devam etme fikrini benimseyen kulübümüz, bu fikri Move On etkinliği ile harmanlayarak, girişimcilik ekosisteminin birbirinden farklı isimlerini 10 oturum şeklinde sizlerle buluşturuyor. 16-17 Ocak tarihleri arasında İÜ Girişim Youtube kanalında gerçekleşecek olan Move On etkinliğimiz, 12 katılımcı ile toplam 600 dakika sürecek şekilde tasarlandı.

Oturumlar:

Zirve boyunca düzenlenecek olan oturumların daha detaylı bilgilendirilmesini aşağıda sizler için hazırladık. Birbirinden ayrı ve girişimciliğin ana aktörlerini konu edinen oturumlarımızın bilgilerini aşağıdan öğrenebilirsiniz.

  • Ekosistem Yolculuğu Oturumu:

2 girişimciden oluşacak olan Cumartesi ve Pazar gününlerinin ilk oturumunda, kurumsal hayat tecrübeleri bulunan ancak kurumsal hayatı bırakıp, atıldığı girişimcilik macerası ile adını duyurmuş olan girişimcileri ağırlıyoruz. Tekdüzeliği aşabilmek adına söyleşi şeklinde düzenlenecek olan Ekosistem Yolculuğu konseptimiz, girişimciliğe olan kurulmuş didaktik bakış açısını yerle bir edecek! 

  • Bir Start-Up’ın Anatomisi Oturumu:

Adından da anlaşılacağı üzere, birbirinden başarılı start-up kurucularını ağırladığımız bu konseptimizde start-up konseptine bir iç bakış atacağız. Buna ek olarak, bir start-up yönetimindeki ekip içi görev dağılımlarına, süreç ve yatırım yönetimlerini inceleyeceğimiz bir oturum düzenledik. Oturum boyunca 2 başarılı start-up kurucusuna ev sahipliği edeceğiz.

  • Z-Vision Oturumu:

Bu oturumumuzda ise, takım üyelerimiz ve öğrenciler olarak hepimizin birer parçası olduğu Z kuşağına mükemmel örnek teşkil eden 25 yaş altı girişimcileri ağırlıyoruz. Bunu yapmaktaki amacımız, kuşağımızın en başarılı temsilcilerinden dersler almak ve genç girişimci olma yolunda ilham almaktır. 2 kişiden oluşan 25 yaş ve altındaki başarılı girişimciyi konuk edeceğimiz bu oturumumuzda katılımcılardan alacağımız oldukça fazla ders var! 

  • Rise Up Oturumu:

Girişimcilik ekosisteminde global ve yerel pazarda büyük atılımlar gerçekleştiren 2 tane başarılı ve cesur girişimciye ev sahipliği ettiğimiz Rise Up oturumu, tecrübenin ve cesur olmanın önemiyle yükselen başarının nasıl sağlandığını hep beraber öğreneceğiz. Siz de yükselmeye hazırsanız bu isimleri kaçırmayın!

  • Co-Up Oturumu:

Start-up sürecini çift taraflı olarak inceleyeceğimiz bu oturumumuzda, start-up kurucularını, yatırımcıları ile birlikte ağırlıyoruz. İki ayrı oturum şeklinde gerçekleşecek olan Co-Up, bir start-up’ın büyüme sürecini hem iş fikrinin oluşturulması hem de finansal tarafı olmak üzere iki ayrı açıdan inceliyor. Özellikle girişimcilik dünyasının finansal tarafını merak edenler, start-up’ların finansal yönetiminin nasıl yapıldığını öğrenmek isteyenlerin kaçırmaması gereken oturumumuzda 4 girişimciyi ağırlıyoruz. 

Etkinlik detaylarına anında erişebilmek için Instagram üzerinden @iugirisim hesabını takip etmeyi unutmayın! Etkinliğimize katılmak için https://t.co/0Ng2A7AixD?amp=1 linkinden Move On kayıt formunu doldurabilirsiniz.

 

Yazarlar: Emin Kağan BACAK, Zeynep ÖZKAN

Editörler: Doğukan ÇOLAK, Beyzanur TOPAÇ

Walt-Disney

Walt Disney

Walt Disney Kimdir?

Walt Disney’ in hiç var olmadığını düşünelim. Sevdiğimiz onca karakterin hiç yaratılmadığı, sihirin, ilginç hikayelerin ve sayısız çizgi filmlerin, dünya üzerinde gitmeye can attığımız, hayal dünyamıza yeni renkler katan o eğlence parklarının hiç ortaya çıkmadığı bir dönemde yaşasaydık hayatımız epey sıkıcı geçmez miydi? Eğer cevabınız evetse, Walt Disney’in ilginç hayatını ve girişimcilik yolculuğundaki bu istikrarı nasıl yakaladığını gelin hep beraber inceleyelim.

Asıl adı Walter Elias Disney olan Walt Disney, 5 Aralık 1901 yılında ABD’nin Illinois eyaletinde Flora ve Elias Disney’in 5 çocuğundan biri olarak dünyaya geldi. Dört yaşına geldiğinde ailesiyle beraber Missouri’ye taşındı ve sanata yeteneği olduğunun sinyallerini o yaşlardan itibaren vermeye başladı.

Walt Disney’in Çocukluğu

Küçük yaşlardayken, babasının okumayı çok sevdiği bir gazetedeki çizgi romanları kopyalayarak yeteneğini geliştirmeye odaklandı. Hatta bunu bir iş haline getirip, 7 yaşındayken, sefaletle mücadele eden ailesine destek olabilmek adına çizimlerini satmaya başladı. Bu şekilde küçük kazançlar elde etmesine rağmen oldukça zor bir çocukluk dönemi geçiren Walt Disney’in ailesi ekonomik olarak gerçekten kötü bir durumdaydı. 10 yaşındayken ailesiyle birlikte Kansas’a taşındı. Kansas’ta bir tren garında atıştırmalıklar ve gazete satıyordu. Walt Disney trenlerle o kadar çok vakit geçirmiş olacak ki yarattığı olağanüstü tema parklarda, çocukluğundan başlayan tren sevdasının etkilerini görmek mümkün. Walt, Kansas’ta yaşadıkları dönem boyunca hem okuyup hem garda çalıştı. Bu çok yorucu olsa da bu işi 6 yıl boyunca yaptı çünkü sorumlulukları bazı çocuklarınkinden çok daha farklıydı ve bu süreden sonra ailesi ile birlikte doğduğu yer olan Chicago’ya geri döndüler. 14 yaşındayken katıldığı sanat kursunda çizim yapan Disney, bir yandan okula, bir yandan da Chicago Sanat Enstitüsü’ne gidiyordu.

Mickey Mouse Nasıl Doğdu?

16 yaşında okulu bıraktı ve ambulans şoförü olarak Kızıl Haç Ordusu’nda görev aldı. 1919 yılına kadar Fransa’da Kızıl Haç’ta çalıştıktan sonra Amerika’ya döndü. Amerika’ya döndükten sonra çizim yapmaya devam eden Walt Disney, karikatürlerini çeşitli gazetelere yayınlatmaya çalışsa da çalışmalarını bir türlü beğendiremedi ve tam bu sırada bir rahip, kilisesinin etkinliklerinin resmini çizmesi için Disney’e teklifte bulundu, Walt teklifi kabul ederek küçük bir ücret karşılığında çalışmaya başladı. Aynı zamanda çalışması ve kalması için ona kilise içinde bir oda verildi. Bu kilisedeki odasında bir fare ile birlikte yaşıyordu. Bu fareden her ne kadar korksa da, ona Mortimer ismini taktı ve onu resmetmeye başladı. Bu çizimler, onu ileride dünyanın en ünlü yapımcısı yapacak olan Mickey Mouse çizimleriydi. Yeni karakter son derece özeldi; insani, maceraperest ve  iyimserdi. Walt Disney’in, bu karakteri kendisinden esinlenerek yarattığı söylenir. Fare Mortimer’in adını daha sonraları eşinin isteğiyle Mickey olarak değiştirdi. Mickey Mouse ile başlayan serüven, kardeşiyle kurdukları prodüksiyon şirketi ile büyüdü. Mickey’in ardından, kız arkadaşı Mini Mouse ortaya çıktı; ardından Pl, Neşeli Tavşan Oswald ve diğer ünlü Walt Disney karakterleri doğdu.

 

Walt Disney Animasyon Yapmaya Nasıl Başladı?

1923’te Hollywood’a gelmesi ve garajdan bozma bir stüdyo açmasıyla animasyona yönelme kararı alan Walt Disney’in ilk hayata geçirmeyi planladığı çizgi film ise “Alice Harikalar Diyarı” idi. 1930’lu senelerde Disney, birçok başarılı çizgi filme imza attı. Başarılı geçen birkaç yılın ardından, ilk uzun metrajlı filmi ‘’Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler’’i duyuran Walt Disney  animasyon dünyasının sınırlarını zorlamaya devam etti. Herkes bunun iyi bir fikir olmadığına ve başarılı olamayacağına inanıyordu. Yakınları da bu konu hakkında kendisini defalarca ikna etmeye çalışsa da Walt kimseye aldırmadan banka kredisi alıp bu filmi hayata geçirmeye uğraştı. Kendi ekibi dahi herkes filmin Disney Stüdyolarını bitireceğine inanıyordu. Ancak Walt Disney pes etmedi ve film 1937 yılının en iyi animasyon filmi oldu. Sayısız ödüle layık görüldü ve Disney’e harcadığı her kuruşu katı katına kazandırdı.

Disney Park

Birgün Walt Disney’in aklına bir tema park yaratma fikri geldi. Kurmayı düşündüğü park dünya üzerinde eşi benzeri olmayan, her yaştan insanı cezbedebilecek fantastik unsurlar barından adeta sihir dolu bir yer olmalıydı. Hayalperestliği ile bilinen Walt Disney 1954 yılında Disneyland adını verdiği fantastik dünyanın kapılarını açtı. Yıllar sonra ikinci bir tema park kurma hayalleri kurarken bir yandan da sağlığını yitiriyordu. 15 Aralık 1966’da gırtlak kanserinden dolayı hayatını kaybetti ve hayalini kurduğu ikinci tema parkını açamadı. Fakat ölümünden birkaç yıl sonra yapım şirketini de beraber kurdukları kardeşi Roy, 1971’de Walt Disney World’u açtı.

Ölümünün üzerinden yıllar geçmesine rağmen Walt Disney dünyanın her yerinde adı anılan, yapımları tekrar tekrar izlenen, hikayeleri anlatılmaya devam eden, kültürel mirası nesilden nesile aktarılmaya devam etmekte ve  22 Oscarlık rekoru hala kırılamamış, önemli bir girişimcidir.

      “Hayalleriniz ancak onları takip etmeye gerçekten cesaretiniz olduğunda gerçekleşir.”

       Walt Disney

Buse Kahraman

hirenellur-signage

Elektriksiz Yerler: BuffaloGrid’in Fikirleri

Günümüzde insanlar çok hızlı bir şekilde haberlere ulaşıp gündemi anında takip edip birbirleriyle sürekli iletişim halindeler. Tüm bunlar gelişmiş mobil ağlar ve akıllı telefonlar sayesinde yapılmakta. Dünyada akıllı telefonlara 50$ gibi makul fiyatlarla da erişebilirsiniz. Öte yandan dünyada 1,2 milyardan fazla insanın elektriğe bile erişimi yok.

Londra merkezli BuffaloGrid adlı girişim, bu soruna kendilerini adamış haldeler. Girişim, kırsal kesimde yaşayan insanlara güneş enerjisiyle elektrik ve internet bağlantısı sağlıyor. Çalışmalarına test alanı olarak Hindistan’ın kırsal bölgelerini seçmişler.

BuffaloGrid, 2011 yılında üniversiteli iki arkadaşın kurduğu bir girişim ve şu anda 20 kişilik bir takıma sahip. Hindistan’da 2 milyon kişiye hizmet vermekteler. Amaçları, Hindistan’da elektrik erişimi olmadan yaşayan 240 milyon kişiye ulaşıp Sahra Altı Afrika ve Güney Amerika’da yaşayan muhtaç insanlara hizmet etmek. Kendi söylenceleriyle ‘diğer bir milyar kişiye elektrik ve internet sağlamak’.

Fiyatlandırmaları ise aylık abonelik olarak iki şekilde: Standart 54$ ve İş yerleri için 87$. Size güneş paneli ve bu panelle şarj olabilen bir cihaz veriyorlar. Bu cihaz depoladığı enerjiyle hem elektrik hem internet bağlantısı sunuyor.

Yatırımcıları arasında Hindistan’ın en büyük telekomünikasyon şirketlerinden Airtel ve Microsoft bulunmakta. Geçtiğimiz çarşamba günü 3,8 milyon € yatırım alan Buffalo Grid, bu yatırımı altyapılarını geliştirmek ve daha fazla insana ulaşmak için kullanacaklarını ifade etti.

BuffaloGrid CEO’su Daniel Beccera, “İnsanlara elektrik ve internet sağlamanın yanı sıra kırsal bölgelerdeki iş yerlerini dijital dünyaya entegre ediyor ve onlara online satış imkânı veriyoruz.” dedi.

Görkem Kilit

düğüncom

Galata’da Sıcacık Bir Ofis: Düğün.com

     İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Girişimcilik Kulübü olarak önem verdiğimiz etkinliklerimizden biri de kurumsal gezilerimizdir. İşi, çalışanları , çalışma ortamını görebildiğimiz ve orada bulunabildiğimiz zaman kafamızdaki soruları daha kolay yanıtlandırdığımızı  düşünüyoruz.Ayrıca kendimize uygun iş alanlarını tanımak için de büyük bir fırsat olduğu kanaatindeyiz.

     Bu anlamda düzenlediğimiz ofis gezilerimizden biri düğün.com oldu. Galata Kulesi’ne bakan muhteşem manzarası ile bizleri karşılayan ofis , içeri ilk ayak bastığınızdan itibaren sizlere sıcacık bir atmosfer ile eşlik ediyor. Bu sıcacık ofisi düğün.com kurucusu Emek Karabıyık ile birlikte gezerek, görme fırsatımız oldu. Emek Bey bizlere düğün.com kuruluşu sırasında yurt dışında ona ilham veren şeyleri ve ilham aldığı yerleri, kuruluş döneminde yaşadıkları zorlukları ve bunlara nasıl çözüm bulduğunu bizlerle paylaşarak kuruluşu ile ilgili fikir sahibi olmamızı sağladı. Daha sonra ise ikramlar eşliğinde sorularımızı cevapladı.

    İleri ki  zamanlarda da düzenleyeceğimiz kurumsal gezilerimize sizleri de bekleriz.

emre yusufi

Gk Talks – Her Alanda Sanat

Türk grafik tasarımcısı, sanat yönetmeni ,müzisyen ve reklamcı olan Emre Yusufi , Floransa’da ve Marmara Üniversitesi’nde aldığı eğitimler sonrasında ‘’Lemonade Refreshing Ideas ‘’reklam ajansının kurucu ortağı olmuştur.  Schweppes ve Cappy’nin cam tasarımcılığı,Marlbora İstanbul Konsept Paketi tasarımcılığı gibi önemli projelere imza atmıştır. Ayrıca L’oreal Paris İstanbul’un Yaratıcı Direktörlüğü , BMW Distrubütor Türkiye Yaratıcı  Direktörlüğü gibi önemli alanlarda çalışmaları bulunmaktadır. Ayrıca bu sene GQ Türkiye dergisine konuk olup dijital ortamda tasarladığı üç boyutlu heykelleriyle dikkat çeken  Emre Yusufi, sahip olduğu bu donanımlar ile 30 Kasım Cuma günü İktisat Fakültesi IKZ01’de bizlerle buluştu.

Tecrübelerini ve deneyimlerini bizlerle paylaşıp, sorularımızı yanıtsız bırakmayan Emre Yusufi ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

segmentfy afiş

Startup Günleri Vol6

6 Aralık tarihinde gerçekleştirdiğimiz Startup Günleri’nde Tezgahçılar’ı ağırladık. Tezgahçılar, kurumlar için özel atölyeler, keynote konuşmaları ve etkinlik tasarımları yapıp ayrıca bireysel katılıma açık deneyim içeren etkinlikler tasarlayıp uygularlar. Eğitmenleri ise bilgi ve tecrübesiyle kendi alanında Türkiye’nin en iyi isimlerimleridir. Bu tarihte de Tezgahçılar kurucusu Burçak Yıldırım bizlerleydi.

Diğer konuğumuz Segmentify kurucusu Ergin Eroğlu’ydu. Ergin Eroğlu, Site sahiplerinin ziyaretçiye özel içerikler ve teklifler sunabilmelerini sağlayan, bu sayede gelirlerini artırmalarına yardımcı olan girişimini ve hikayesini bizlerle paylaştı.

networking

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Girişimcilik Kulübü Klasiği: Networking Oyunu

  İstanbul Üniversitesi Girişimcilik Kulübü olarak her sene gerçekleştirdiğimiz Networking oyunumuzu bu sene 05.10.18 tarihinde Kolektif House’da gerçekleştirdik. Oyunumuzun amacı aramıza katılan arkadaşlarımızın diğer üyelerimizle kısa sürede tanışması ve gün içerisinde onlarla daha çok vakit geçirmeleridir.
Etkinliğimizin ilerleyen zamanlarında geçen seneki kulüp başkanımız Kadir Altın, bizlere kendi kulüp hikayesinden ve deneyimlerinden bahsederek bizlere yol gösterdi. Daha sonra bu seneki kulüp başkanımız Begüm Hayta ve kulüp başkan yardımcımız Yekta Pektaş kısa bir konuşma yaparak bizlere kulübümüzün bu seneki hedeflerinden bahsetti.
Herkes için çok verimli geçen etkinliğimizde tüm ekip arkadaşlarımızı aramızda görmekten mutluluk duyduk. Önümüzdeki etkinliklerde sizleri de aramızda görmekten mutluluk duyarız.

e4b8946e-dc86-4ee7-839b-2022d344ca4d

Geleneksel Kahvaltımız

28.09.18 tarihinde her sene düzenlemekten büyük zevk aldığımız geleneksel kahvaltımızı,okulumuzun yakınlarında bulunan Çay İstanbul Cafe’de gerçekleştirdik. Aramıza katılan birçok yeni ekip arkadaşımızla tanışıp, sohbet ettiğimiz oldukça keyifli bir gün oldu. Ardından yenilenen her bir ekibimizi ve bu ekiplerin yıl içerisinde ki hedeflerini ekip koordinatörleri bizlere anlattı.

Kulübümüz yenilenen ekiplerimiz ve hedeflediklerimiz ile yeni döneme büyük bir enerjiyle başladı.

ödül töreni

Yılın Girişimci Öğrenci Kulübü: İstanbul Üniversitesi Girişimcilik Kulübü

Kuruluşundan itibaren kulübümüzün, her senesinin  geçen seneden daha iyi, daha başarılı olması için büyük gayret gösteriyoruz. Birçok etkinlik düzenleyip sosyal yardım kampanyalarında bulunuyoruz. Bu sene ise gösterdiğimiz tüm bu çabamızın ve başardığımız işlerin meyvesi olarak  Girişimci İşadamları Vakfı tarafından düzenlenen 6. Girişimcilik Ödül Töreni’nde biz de oradaydık ve yılın girişimci öğrenci kulübü ödülünü İstanbul Üniversitesi Girişimcilik Kulübü olarak aldığımızda  başarılarımıza bir yenisini daha ekledik.